TOBB TÜRKİYE EĞİTİM MECLİSİ TOPLANTISI

26 Eylül 2019 13:46

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Eğitim Meclisi Toplantısının açılışında konuşan Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 2023 Eğitim Vizyonu'nda da ortaya konulduğu gibi eğitimin sadece sınıfları değil; hayat sahnesinin tamamını kapsaması gereken bir süreç olduğunu vurguladı. Selçuk, bu nedenle sektörlerin ihtiyaçlarını gözden geçirirken, ithalat, dış ticaret açığı analizi, illerdeki sektörlerin dağılımıyla aynı illerdeki meslek okullarının dağılımı arasında nasıl bir örtüşme olduğu gibi çok sayıda çalışmayı yürüttüklerini anlattı. Selçuk, bu çalışmalarla veriye dayalı bir yönetimi ortaya koyma gayretinde bulunduklarını kaydetti.
 
İllerdeki sektörlerle okullardaki bölümler arasındaki örtüşme sağlanamazsa sahici bir ekonomi-eğitim ilişkisinin de kurulamayacağına işaret eden Selçuk, "Bu konuda oldukça düşük bir ilişki söz konusu ama önümüzdeki bir, iki yıl içerisinde çok rahatlıkla yükseltebiliriz." değerlendirmesinde bulundu. Son 10 yılda 29 adet faydalı model ve patent söz konusu iken sadece bu sene içerisinde sayının 100'ün üzerine çıktığına vurgu yapan Selçuk, iki ay önce özel sektöre mesleki eğitim merkezi açma imkanını tanıdıklarını anımsattı.
 
"Çabamız, eğitim-ekonomi-demokrasi üçlemesini bir sacayağına oturtmakla ilgili"
Bakan Selçuk, Almanya'da mesleki eğitimde özel sektörün oranı yüzde 84 civarında iken Türkiye'de bu oranın yüzde 4,5 seviyesinde bulunduğunu belirterek, yasal, donanımsal, öğretmen ihtiyacı ve eğitimine ilişkin alt yapı kurulmadan özel sektörün buraya yönelim göstermesinin beklenemeyeceğini kaydetti. Bu alanlarda yeni düzenlemelerin hayata geçtiğini, askerlikle ilgili bazı düzenlemelerin yapıldığını aktaran Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer biz mesleki eğitim, dolayısıyla ekonomi ve eğitim arasındaki ilişkiyi gerçekçi bir zemine oturtmazsak bütün öğrencilerimizin üniversite mezunu olma gibi bir hevesi doğabilir. Bu Türkiye için istihdam, üretim politikalarında ciddi bir tıkanmaya yol açabilir. Örneğin, İngiltere'de öğrencilerin yaklaşık yarısı üniversiteye devam ediyor, yarısı devam etmiyor. Bu toplumun çeşitli katmanlarında çok farklı işlerin ve işlemlerin yapılabilmesine imkan sağlıyor. Fakat bu temenni ile olmaz, bu; alt yapı kurmakla, dijital birtakım sistemleri hayata geçirmekle, mevzuat alt yapısıyla ilgili kanuni dayanakları hazırlamakla, öğretmen eğitimiyle olur. Bütün bu çabalarımız aslında eğitim-ekonomi-demokrasi üçlemesini bir sacayağına oturtmakla ilgili."
 
Taslak dosya görüşe açılacak
Özel öğretim kurumları ve kuruluşlarının bu sektörler içerisinde son derece hayati, motor gücü hüviyetinde olduğunu, Türkiye'nin eğitim-öğretim standartlarını yükselttiğini anlatan Selçuk, sektörün devletin bu konudaki hizmetlerini bir nebze de olsa paylaşma gayretinde olduğunu belirtti. Bakan Selçuk, sektörün önünün açılması için birtakım standartların ortaya konulması, 15-20 yıllık uzun soluklu hedeflerin değerlendirilmesi ve şu anda yaşanan problemlerin asgariye indirilmesi için neler yapılacağına ilişkin çabalara değinerek, şunları söyledi: "Bu çaba, öncelikle bize düşer ve bu anlamda özel öğretim kuruluşlarında yaşanan birtakım sıkıntılarla ilgili ne tür tedbirler alınabilir Milli Eğitim Bakanlığı olarak sadece biz ortaya koyamayız. Bunu sektörle beraber konuşarak, danışarak, tartışarak yapabiliriz. Önümüzdeki birkaç hafta içerisinde de bu anlamda bir teklifimiz olacak, bir dosya sunacağız. Bu dosyanın sadece bir taslak olduğunu özellikle vurgulamak isterim. Bu dosyaya binaen hep birlikte ne tür kararlar alırsak, Türkiye'de özel öğretim ve eğitim kuruluşlarının imkanlarını nasıl genişletebiliriz."
 
Geçen ay özel eğitimle ilgili önemli ihtiyaçları karşılayan yönetmeliğin de çıktığını hatırlatan Selçuk, "Özel öğretimle ilgili hangi alt işler olursa olsun bütün bunların mevcut durumunun fotoğrafını çekmek, mevcut problemleri gözden geçirmek ve karşılıklı olarak bunların çözüm önerilerini geliştirmek konusunda büyük bir fırsata sahibiz. Özellikle uğraşsanız ve bu konuda 'Türkiye'nin temsil kabiliyetini en üst seviyede ortaya koyabilecek bir heyet olsa da birlikte çalışsak' deseniz bu meclisten daha iyisi olamazdı. Bu meclis bizim için bir fırsattır." diye konuştu.
 
"Kamu-özel sektör ortak yönetim modelini, tüm mesleki eğitim sistemine yaygınlaştıracağız."
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da oda ve borsalar aracılığıyla mesleki eğitimin dinamik ve sanayi, ticaret, tarımın ihtiyaçları doğrultusunda tasarlanmasını sağladıklarını belirterek, "Pilot projeyle geliştireceğimiz kamu-özel sektör ortak yönetim modelini, tüm mesleki eğitim sistemine yaygınlaştıracağız." dedi. Sektörlerin ihtiyacı ve çağın niteliklerine uygun olarak hazırlanan, yeni ve dinamik bir mesleki eğitim modeline geçildiğini söyledi. Bu kapsamda, TOBB, Milli Eğitim Bakanlığı, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi ile oda ve borsaların mesleki eğitim alanında iş birliği yaptıklarını dile getiren Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: "81 ilde 81 meslek lisesi, protokol kapsamına alındı. Oda ve borsalarımız vasıtasıyla, mesleki eğitimin dinamik ve sanayi, ticaret, tarımın ihtiyaçları doğrultusunda tasarlanmasını sağlıyoruz. Pilot projeyle geliştireceğimiz, kamu-özel sektör ortak yönetim modelini, tüm mesleki eğitim sistemine yaygınlaştıracağız. Böylece, özel sektörün, mesleki eğitimde rolü artacak, söz sahibi olacak. Buradan mezun olacak meslek liseliler, iş hayatına hazır bir şekilde yetişecek. Kısacası buradan mezun gençlerimiz, ara eleman olmayacak, aranan eleman olacak."